BAKIŞİİR VS.

süpermarketler rahat öğleden sonralara örtü samimi akşam yemeğinde yediğimiz insaneti argonun yeni sembolü bir imza günü dikkate alınmayan biricik nüfus sahibi kimse ortaya çıkan pullu mektuplar yüzünden açık sözlü olmak zorunda aşağı yukarı her gün beden dayanır anlık bunaltıcı tahkikata günlük refakatçinin sıkışıklığa benzeyen sabit baskı sergilemesi başlığı altında modası geçmiş rol zahmetli konum hayranlardan uyarlama masumiyet bozulmamış, çürümemiş demek açıkça söylemek kolay anlaşılmaya yetmiyor doğal olarak lütuf gülümseme ortalamanın hasarını lezzetlendiriyor arayı kapatmak için müzikteki ölçüyü kaçıran şiir vadesi dolmuş hakları yağlayarak hakikat avuç içi kadarzoraki temmuz baş üstüne ısmarlanmış düzgün ama asla şaşırtıcı değil sürümlerde insan idaresine bırakılmış.

Buzdokuz 19/ Nergihan Yeşilyurt

*Şiire dair: 53 kelime kumaş parçalarındaki anlamsız gazete kupürlerinden rastgele seçilmiş olup İngilizce olan kelimelerin ikincil ve üçüncül anlamlarında şiir aranmıştır. Buluntuya bir mısra giydirilmiştir.

Malzeme: Rastgele kumaş parçaları, iğne, iplik, suluboya, jel kalem.

Sözlük:

  1. Supermarket-
  2. Afternoon-öğleden sonra
  3. Cozy- rahat, samimi.örtü.
  4. Dinner-akşam yemeği
  5. a-bir. argonun sembölü.
  6. autograph session– imza günü
  7. keep in mind-unutmamak, aklında tutmak, dikkate almak.
  8. unique-benzersiz, özgün, biricik.
  9. in-iç, içeri. Nüfus/iktidar sahibi kimse, nüfus.
  10. occur-meydana gelmek, vuku bulmak, olmak. Zuhur etmek.
  11. from-itibaren, yüzünden, nedeniyle, bir başlangıç noktasından.
  12. frank-Avrupalı. içten, samimi, açık sözlü. mektup (pul) damgalamak, parasız mektup göndermek.
  13. about-hakkında. Hemen hemen, aşağı yukarı. İlgili. Az çok. Berisinde.
  14. every day-her gün
  15. person– kişi, kimse. Sıfat. Beden.
  16. during-zarfında, süresince. (eski) dayanıklı.
  17. instant-lahza, anlık, dakik. Acil, derhal.
  18. overwhelming-ezici, bunaltıcı, kahredici.
  19. Scrutiny– inceleme, tahkik, oylama yapma.
  20. Daily-günlük
  21. Your peers– senin eşin-akranın
  22. Press-basın, baskı. Sıkışıklık. İzdiham.
  23. Alike– benzeyen.
  24. Constant-sabit, durağan.
  25. Pressure– baskı.
  26. Performing-sergileme.
  27. Under-altında
  28. Played-bitkin, eskimiş, modası geçmiş. –çalınmak.
  29. Part-parça, kısım, taraf. Rol.
  30. Exhausting– yorucu, zahmetli, tüketme.
  31. Where– nerede, yer, konum.
  32. Fans-hayranlar
  33. Adapted-uyarlama
  34. İnnocence-masumiyet, saflık
  35. Unspoiled-bozulmamış, çürümemiş
  36. Articulate– belagatli. Açıkça söylemek. Kolay anlaşılan. Telaffuz etmek. Hecelemek.
  37. Natural-doğal, doğuştan, fıtri. Maddesel.
  38. Smile-gülümseme, lütuf, onamak, parlamak.
  39. Average-ortalama, sıradan, vasat. Hasar, zarar.
  40. Season-mevsim, müddet, zaman. Baharatlandırmak, lezzet vermek. Alıştırmak.
  41. Come back-geri dönmek, arayı kapatmak, karşılık vermek.
  42. Numbers-sayılar. Şiir. Müzikte ölçü.
  43. Due-vadesi dolmuş. Alacak.hak. uygun.
  44. Grease– makine yağı.
  45. Right-hak, doğru hakikat. Sağ.
  46. Palms– palmiyeler
  47. Forced– zoraki, zorlanmış.
  48. July– temmuz
  49. Chief-baş, üst, amir.
  50. Ordered– ısmarlama. Sıralı. Düzgün. Düzenli.
  51. İncredible-inanılmaz, akılalmaz, şaşırtıcı.
  52. Model-kalıp, misal, sürüm.
  53. Administration-yönetim, uygulama, idare.

Bülentburcu*

I.
Suyun üzerinde bir ses
Gümüşservi* sesiymiş
Önce hiç susmuyor
Geceye bir ışık yakıyor sözleriyle
Sonra soğuyor geceyle
Kinayeli bir suskunluğa bürünüyor
Oysa o bir şey söylemeyince kimse hiçbir şey söylemiyor bana.

Gecenin tüm seslerini tanıdığımı sanırdım
Ayın tüm merhalelerini
Meğer uzun bakarsan kaybolurmuşsun dolunayda
Demek ki bütün unutulanlar kayboldu.
Dedi çocuk gözlerimin içine bakarak
Yüzyıldır Bülentburcu’nda oturuyorum, demek bu yüzden bulunmadım.

II.

Yalnız mutlu iken sessizliği bilirdim
Suyun kenarına şarkılar
Kelimelerin yetişemeyeceği bir yerden gelirdi
Ceylanları tanımazdım, onlar beni şehirde yıldız arayan bir kız olarak bilirdi
Çocukların oyunlarına en uzun çocukluğumdan bakardım
Bakardım, çünkü bakmaktan ibarettim.

Suyun üzerinde tırmanamadığım Bülentburcu,
Suyun üzerinde çocukların en içine baktığı gözlerim
Suyun üzeri, bir şarkının bitimini başka bir şarkıya bağlıyor
Bir müneccim giysisi içindeyim
Bu hafta yenikler için iç titreşmeleri, ezilmiş ağaçlar görüyorum.
Benim kendimi okumam bu kadarla kalıyor
Ancak günü kurtaracak kadar yıldızbilgisi, dünü kimse kurtaramaz
Çıkıp oturduğum kalenin burcunda, Bülentburcu’nda,
Hiçbir kale bu kadar uzun süre fethedilmeden duramaz diyorum.
Çocuk unutulduğu yerde beni bulup çıkarıyor:

– Sen de sıradan bir insansın.

III.

İnsan ormanlara bakmıyor içinde piknik yapıyor
İnsan suyu musluktan akarken biliyor, bir de plajlarda.
İnsan çiçekleri koparken duyamaz, sevgilinin sözcükleri de vazoda duramaz.
İnsan belki kısamesajlarla söyleyebilir sevdiğini
Gerçekmiş gibi sessizce bırakabilir kablolar uzayına.
Kendimin sakat bir nüshasını ekranın önünde debelenirken
Kendimin bir parçasını çocukluğumun düştü düşecek Bülentburcu’nda görüyorum.

İnsan ağaca bir yol kenarında rast geliyor,
İnsan kavuşmayı bir kapının açılması bir de romantik komedilerde final biliyor
İnsan büyümeyi özgeçmişine iliştiriyor
Kendimde bir ağaç,
Kendimde kitabı açarken kavuştuğum ağız, tuttuğum el, aksular
Tanışmadığım ceylanları, çıkamadığım Bülentburcu’nu
Dizlerimi dizlerine bıraktığım gözümün en içindeki çocuğu görüyorum.

IV.

Sıradan bir insanın bütün ömrü,
Bülentburcu’ndan aşağı düşmekle Bülentburcu’ndan aşağı bakmak arasında bir yerdedir.
Aşka dair ne varsa zaten
Düşmekle bakmak arasında bir yerde değil midir

Nergisözlük:
*Bülent: Ulu, yüce, yüksek.
Burç: Kale duvarlarından daha yüksek, yuvarlak, dört köşe veya çok köşeli kale çıkıntısı.
*Gümüşservi: Ayın suya yansımasıyla oluşan parıltılı görünüm.

Nergihan Yeşilyurt, Sadece Şiir 10.

**Fotoğraf, şiire ilham, 21 Ocak 2023.

İhtiyaç Listesi

Bugün neye ihtiyacı olur ki kendine inananın:

İhtiyaçların başında yalnızlık oturur:
kapıda rengârenk kırk çift yürünmemiş ayakkabı
her şey ile irtibatı kesme isteği yeni alınmış –kullanılamadan tarihi geçmiş yine-
taze iman, dayanıklı ambalajlarda inananlar
öyle dediler
inananların bir şeye dayanabildiği yok.
evin önceki sahibinden kalma sevişme izleri
iyileşmenin üzerinden ne kadar zaman geçmiş öyle –o da çöpe, yenisini ekle listeye-

Başka işleri düşünemeyecek kadar yalnızlıkla başladı ya liste
iki kişiler düşüyorum yanına yöresine
işlek bir yol geçiyor insan kasının ortasından
kollar ve parmaklardan karınca sürüleri
tütsülenmiş dokunuşlardan da alırsan
tüm sinir sistemine yetecek kadar kavga
-kavgası olanın her şeyi olurdu bir zamanlar
şimdi kavga kendi olmak-

Listenin ortalarında bakışmalar, yerime verilecek kararlar net cevaplar
birileri eklemiş: Cevaplanmamış sorular ve üzgünlüğü yığınların
taşıması zor olur diye yığınları alma, ben sana inanıyorum.

Gereklilik olarak kalemler, gövdeli gövdesiz renkli renksiz kalemler
her şeyi yazarak var eden bir kadın ve bir erkek
bütün yanıtsız ilişkileri ekleyerek listeye
silginin üzerini çiziyorum, kimin silgiye ihtiyacı olur ki hatakodunu silebilecek bir gülüşizi var mı?
örtülere de gerek yok, doğum lekelerimizden tanınıyoruz, al.

Geçirgen sevinçler, tarihi geçmesin yalnız, karışmak için birbirine iki de kap
insan yek sevinen bir malzeme değil, köhne kendinde değil, parmaklarda konuşkan
bahçeler al, körpedirler, her bahçeden al, imkânın ülkesinden de, kuşkanatlıdır -lirizm alma, ölüyü kutsallaştırıyor- kanatlarını da istemeyi unutma, bazen paketin içinden çıkmıyor, evde kanat yapmak için de iki kişi gerekiyor. kişi al, kişilik olmayan reyonlardan alma insansılık bile daha bozulmamıştır, daha özlenilesidir hamur kişiliklerden.
Bahaneler al, güzel bahaneler: “bu yemek fazla olmuştu, buradan geçiyordum, yüzünü göresim geldi, kelimelerde adını gördüm” bahanelerinden bolca. bahaneler çiçeklendiriyor tarif defterlerini. çiçekleri evde yapacağız, batırmayalım yine insanlığımızı.
yıldızlara kadar gezgin gökcisimleri al, çeşitli ekonomik tedbirler almasan da olur yıldızlara kadar alınca
bana bakan gözlerini de al, onu hep yaka cebinde taşıman gerekiyormuş talimatlara göre.
zaman için talimatname al, sonsuzluk konusunda eğilen başaklar al. Sınırlarını al, evren bilmediğimiz bir sınıra doğru genişliyor, o ağır olur, şimdilik alma.
bana bir demet de gölgeli sarılma, zeytindalı sözler, ozanlığından habersiz ozanlar al.
ince ince kıyılmış can sıkkınlığı evde fazlasıyla var, ne ile pişireyim ben onu.
sen iyisi mi sulandırılmayan boyalar al, renklerine dönerken gök
bilinmeyenler rehberinden saksıdaki düşüncelerimi sor, perdeler al, ayan örtücüler değil, uzakları örtenler al, perdeleyip uzakları, yakın etmeliyim gündüzdüşlerini. Düşü olmayanın neye ihtiyacı olduğunu söyleyen bulunur elbet.

İnsanın ihtiyacı bitmiyor, insanın kararı bitmiyor, insanın bilmemesi bitmiyor
insanın insanı bitmiyor insan bitmiyor
kalburüstüdür şimdi gelecek, bugün daha genç ve sokulgan
zenginliği ihtiyaçların, buldurur bize ihtiyaç duymayı, önce ihtiyaç duymayı aldırır
sonrası bellidir, artık ispat için varlığı ihtiyaçlara, listelere döneriz
donanırız silahlarımızı, ihtiyacımız vardır silahlara, karar verilmiş ihtiyaçlara.

Uzanıp elmayı aldı, bu listenin katlanıp boşluğu tıkaması gerekmez miydi?
sana eller ve gözler aldım, en çok bunlara ihtiyacım vardı, boşluktaydı varlık
boşluğumdan var oldum, kendime imanım bir duman kadar yer kaplıyordu.
gömlek cebindeyim ihtiyaçlarınım, beni bulmak için yıldızları aramak gerekti. geceleri yalnız tüm ihtiyaçlarını yok edenler içindi. geceleri listeleri silerdi. her şeyin altından gülümseyen boşluk, güçlenirdi öteki’kendinde.

İhtiyacını öteki’nden ödünç aldın başkası bulunmaz
dinme, kendini önüne kat coşkunla varsıl
listenin sonlarına doğru

yeşerir doğrulur uyanır hep aynı soru
Bugün neye ihtiyacı olur ki kendisine inananın:

Nergihan Yeşilyurt, Cin Ayşe 18.

BİR CİNAYET HEVESİ


Okunaklı değildir öldürülenin son yazısı
kan, işaret eden parmak, kan
haz bunun neresinde
hiçbir boşluk bırakmayalım
burayı da cesetle dolduralım!


BEN BOZMADIM BOZULMUŞ BULUNDUM
CESETLER ARASINDA
Heves: gelip geçici istek.
Cinayet: kalıp kesip biçme, kıya.
Ceset: cisim kalıbı.

Bana benzeyen birkaç ceset daha bulsam iyi saklananlardan: 2022 taksim 226.
merhaba artık insan değilim
çürüyük her şeyim ben yüzünüzde
masum bulunabilir miyim bekleme yerinde
suratlarda tırnak aralarında dokularında saklanabilir miyim
herkesin üzerinde dans ettiği cesedimi bulamadılar: 2021 taksim 425.
tüm erk oradaydı dans pistinde, silahlar, apoletler bulamadılar

Sesimi kıstılar herkes üzerimde dans ederken tutup çeki-
yorum herhangi birini gerçekliğin diskolara düşmüş olması
dans eden bu kadar etek olması her şeyi açıklıyor:
beni bana benzeyen cesetler içinde bulamadılar: 2020 taksim 413.

CİNAYET BİR
KIYA-MET!
Ölçük: Ölçtükçe kısalan kefen.
Kadınlara uzun kefen gerekmez
Gerekli yerleri kısa tutun!

En son savaş zamanlarında bu kadar uzun etek görmüştüm
bu kadar çok ceset.
artık saymasak mı ölülerimizi: 2019 taksim 423.
dans eden ayakları iyi sakladılar eklem yerlerinden
etekleri uzattılar, öldün ve öldü masumiyet
ölüler masum kalamaz pek, bozulma başlar gözlerden
her şeyi şahit kılmaya, dans pistinden çekmeye on beş yaş altı ayakları
ve dolmaya işkembeler bulunmayan adalet ile
birbirine karışmıştır zira kravat iğnesi ve tıraş losyonu ve sezon indirimleri ile
beni ikna edebilirsin, gözlerim önünde düştü ve cesedimi bulamadılar: 2018 taksim 407.

Hepimiz öldürüldük ve cesedimi iyi sakladılar
hepimiz bende öldürüldük, daha fazla sayamayacağım
kalan boşlukları da siz cesetle dolduralım!

Nergihan Yeşilyurt, Moero 5.

Görsel şiir üzerine notlar: Görsel şiir, bu şiirin mezarlık haritası bölümünü oluşturur, anıt-sayaç’ta yıllar içinde görülen rakamlar mezarlığa işlenmiştir. Çalışma dolmakalem ve siyah mürekkep ile 200 gr. resim kağıdına yapılmıştır.